4. GÖLGEYE BAĞLAN - SFUMATOÇok anlamlılığı, çelişkiyi ve belirsizliği kucaklama isteği. Leonardo’nun ışık arayışı onu çok anlamlılığı, çelişkiyi ve belirsizliğikucaklamanın ötesine götürdü. Hem sözcük anlamında, hem de mecazi anlamda karanlığa bağlanmaya ve onu anlamaya sevk etti. Bu çoğu zaman, ruhun izleyeceği yolun kayıp halkasıdır.
C. G. Jung, bilinçaltından, bilincimize çıkaramadığımız şeyin yaşamda karşımıza kader olarak çıkacağını söylüyordu. Leonardo ise; “Nasıl yaşayacağını öğrendiğimi düşünürken, meğer nasıl ölüneceğini öğreniyormuşum” diyordu. Amaç kişiliğin saklı kalan, gölgede kalan tarafını ortaya çıkarmaktır. Örneğin kıskançlık örnek olabilir; kıskançlık kişiyi sahte suçlamalarla yaralar. Erdem doğarken kıskançlığı da doğurur ve kışkırtır. Ne yazık ki, bir gölgenin bedenden ayrılması, erdemin kıskançlıktan ayrılması daha kolaydır.
Gölgenin farkına varmak için:* Sorumluluk almalıyız,* Başkalarını suçlamamalıyız,* Her konuda yavaş yavaş ilerlemeliyiz,* Farkındalığı derinleştirmeyiz,* Kusursuz olduğuna inandığımız ülkülerimizden ayrılabilmeliyiz,* Çelişkilerimizi kabullenmeli ve kalbimizi açmalıyız.
Kendinizi değerlendirmek için deyin ki;* Öfkemin farkındayım.* Açgözlülüğümün farkındayım.* Kıskanç olduğumun ve gıpta ettiğimin farkındayım.* Bazen, sözlerim ve hareketlerim kin ve horgörü dolu, farkındayım.* Bazen, sözlerim ve hareketlerim açgözlülük ve hırs dolu, farkındayım. * Bazen, sözlerim ve hareketlerim korku ve kaygı dolu, farkındayım.* Dünyadaki kötülüklerin, acının ve kederin farkındayım.* Eleştirilerimin, yargılarımın ve öfkemin zayıflıklarım olduğunun farkındayım.
Gönül ne kahve ister ne kahvehane gönül sohbet ister kahve bahane… Her konuda sohbetlerinizi,Bilgilerinizi,Kültürünüzü,beğendiğiniz yazıları bu sayfada paylaşalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder